“Yardım edin, iş verenim bana işkence ediyor.”
Endonezyalı hizmetçi Meriance Kabu kağıda yazdığı notu, “Her yanım dayaktan kan içinde, yardım edin” diyerek bitirdi. Sonra kağıdı katlayıp, Malezya’nın başkenti Kuala Lumpur’da çalıştığı evin kilitli demir kapısının parmaklıklarından dışarı fırlattı. Rastgele kapının önünden geçen bir kadın, notu yerde bulup okuyunca derhal tanıdığı emekli bir polis memuruna götürdü.20 Aralık 2014’te yaşanan bu olayla ilgili olarak emekli adam daha sonra, “Eğer o evde daha uzun süre kalsaydı, cesedi çıkardı” diyecekti.
Meriance Kabu’nun kurtuluşu üzerinden dokuz yıl geçti ama o hala adalet arayışında. Üstelik, başından geçenler nadir bir hikaye de değil. Kabu gibi belgesiz çalışan çok sayıda göçmen işçi, kendini benzer bir kabusun ortasında bulabiliyor. Başlarına geleni dış dünyaya duyurma gücünü bulsalar da, çoğu zaman adalet tecelli etmiyor. Malezya polisi 2015 yılında Kabu’nun işvereni Ong Su Ping Serene’i, ağır yaralama, cinayete teşebbüs, insan kaçakçılığı ve göç yasalarının ihlali suçlamalarıyla mahkemeye sevk etti.
Endonezya'nın Malezya Büyükelçisi Hermono, “İşveren elini kolunu sallayarak serbest kaldı, bu nasıl bir adalet?” diye soruyor. Meriance Kabu’ya hukuki danışman ayarlayan elçilik, davanın yeniden görülmesi için yollar arıyor. Malezya Dışişleri Bakanlığı BBC’ye yaptığı açıklamada “yasalar uyarınca adaletin yerine getirilmesini sağlayacaklarını” belirtti.
Resmi kayıtlara göre Malezya’da 63 bin Endonezyalı hizmetçi bulunuyor. Ama kaçak çalışanlar da var ve sayıları konusunda tahminler muhtelif. Endonezya elçiliği son beş yıl içerisinde yaklaşık 500 kötü muamele vakasının kendilerine bildirildiğini söylüyor.
Meriance Kabu adalet arayışını sadece kendisi için değil, benzer durumdaki Endonezyalı hizmetçiler için de sürdürdüğünü söylüyor.