Türkiye Kamu Denetçiliği Kurumu, adaları silahlandırarak Ege’de gerilimi tırmandıran, mültecileri geri iterek yüzlerce masum insanın ölümüne yol açan Yunanistan’a ‘suçüstü’ yaptı. Aylarca yerinde yürütülen çalışmalar sonrası rapor hazırlayan KDK, ‘Sadece mülteciler değil, insanlık boğuluyor’ tespitinde bulundu.
Raporda, Türkiye sınırlarına geri itilen insanların “sessiz çığlıkları” karşısında yaşanan hak ihlallerinin incelendiğine vurgu yapılarak “50 farklı çeşitte geri itme uygulaması yapıldığı, 18 ayrı hak ihlalinin tespit edildiği” anlatıldı. 50 geri itme uygulamasından bazıları can salında geri itme, eli arkadan bağlama, yüzme bilmeyenleri can yeleği olmadan nehre ve denize bırakma, kadınları üst arama bahanesiyle taciz etme, tecavüz, şiddet, işkence, botları batırma, benzinle yakma, para, telefon, pasaport ve eşyaları alarak gasp etme şeklinde sıralandı. 18 hak ihlalinde ise “yaşam hakkı, keyfi alıkoyma yasağı, işkence, mülkiyet hakkı, ayrımcılık yasağı, sığınma hakkı” gibi başlıklar öne çıktı.
Raporun sonuç ve öneriler bölümünde ise Yunanistan’ın geri itmelerinin uluslararası hukuka aykırı olduğu kaydedilerek “Hatta uluslararası hukuka aykırılıktan öte en öncelikli hak olan yaşam hakkının ihlalidir. Sadece mülteciler değil, insanlık geri itiliyor, insanlık boğuluyor” tespiti yapıldı.